Araç değer kaybı, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle onarımı yapılan aracın ikinci el piyasa değerinin düşmesi neticesinde kusurlu taraftan talep edilebilen ekonomik bir değer kaybıdır. Bu yazıda araç değer kaybının hukuki niteliği, tazmin koşulları, Anayasa Mahkemesi'nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Kararı ve 09.06.2021 tarihli kanun değişiklikleri hakkında güncel bilgiler paylaşılmaktadır.
Araç Değer Kaybı Tanımı ve Hukuki Niteliği
Araç değer kaybı; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle onarımı yapılan aracın ikinci el piyasa değerinin düşmesi neticesinde kusurlu taraftan talep edilebilen ekonomik değer kaybıdır. Trafik kazasının gerçekleşmesinde kusurlu olan taraf, karşı tarafın aracında meydana gelen ikinci el rayiç bedelindeki düşmeyi; diğer bir ifade ile, araçtaki değer kaybını tazmin etmekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'ndaki haksız fiil sorumluluğuna dayanmaktadır.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Haksız Fiil başlıklı 49. maddesi uyarınca "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür."
Talebin dayanağı olan özel hukuki düzenlemeler 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nda ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nda da yer almaktadır.
Trafik kazası; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nda "Karayolu üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ve zararla sonuçlanmış olan olaydır." şeklinde tanımlanmıştır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun Maddi ve Manevi Tazminat başlıklı 90. maddesinde yapılan ek ile, "a) Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak, ..hesaplanır." şeklinde yeni bir düzenlemeye yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları Tebliği'nde de Kapsama Giren Teminat Türleri başlıklı A.5. maddesi Maddi Zararlar Teminatı tanımına "Hak sahibinin bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır." şeklinde yer verilmiştir.
Anayasa Mahkemesi İptal Kararı Sonrasında Araç Değer Kaybının Hesaplanması ve Yeni Mevzuat Değişikliklerinin Uygulamada Yarattığı Farklılıklar
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun ("Kanun") Maddi ve Manevi Tazminat başlıklı 90. maddesinde "Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun'da ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir." hükmü gereği, trafik kazasından doğan tazminat taleplerinin sigorta şirketlerince tazmini gerekmesi halinde Genel Şartlar'a göre yapılan hesaplamalar, uygulamada zarar görenin gerçek zararının önemli derecede altında kalması sebebi ile sıklıkla eleştirilmekteydi. Bu kapsamda tazmin edilecek zarara ilişkin uygulamadaki belirsizliklerin giderilmesi amacıyla 01.04.2020'den sonra kesilen poliçeler için geçerli olmak üzere, Genel Şartlar'da değişiklik yapan 20.03.2020 tarihli Tebliğ yayınlanmıştır. Ancak, 09.10.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 2019/40 Esas 2020/40 Karar Sayılı kararında yapılan değerlendirme sonucu, Kanun'un 90. ve 92. maddelerinde Genel Şartlar'a atıf yapılan kısımlar Anayasa'ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında özetle, haksız fiile dayanan gerçek zararın tazmininde; sigorta şirketlerince tazmin edilecek tutarın genel şartlara tabi olması karşısında, aynı haksız fiil sorumluluğunun aracın işletenler için ilgili maddenin son fıkrasında yer alan "Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır." düzenlemesi nedeniyle farklı esaslara tabi olunmasını Anayasa'ya aykırı bulunmuştur. Anayasa Mahkemesi tarafından, her iki taraf için aynı olan borcun farklı esas ve usullere göre değerlendirilmesinin menfaatler dengesini korumayan bir düzenleme olduğu vurgulanmıştır.
Anayasa Mahkemesi'nin yukarıda anılan kararı, tazmin borcu kapsamında sigorta şirketlerince yapılacak ödemeler açısından, zarar gören lehine değişiklikler meydana getirmiştir.
Anayasa Mahkemesi 9 Ekim 2020 tarihinde vermiş olduğu karar ile değer kaybı hesaplama formülü ve 160.000 kilometre sınırı kaldırılmış olmakla birlikte; plastik tampon/parça onarımları, cam, radyo/teyp, lastik, hava yastığı, jant, mekanik, elektrik, elektronik ve döşeme aksamı gibi parçalar da değer kaybı kapsamına dahil olmuştur. Anayasa Mahkemesi kararı sonrasında; sigorta şirketlerince de, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda yer alan gerçek zararın tespiti ilkeleri ve hesaplamasında kullanılan yöntemlerle değer kaybı tespit ve tazmin edilecektir.
Yukarıda yer alan değişikliğe paralel olarak, 09.06.2021 tarihli 7327 Sayılı Kanun Değişikliği ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 90. maddesinde araç değer kaybı, destekten yoksun kalma tazminatı ve sürekli sakatlık tazminatının hesaplanmasındaki esaslar belirlenmiştir. Söz konusu yeni eklemeler ile araç değer kaybı da ilk defa Kanun metnine dahil edilmiştir.
"Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda öngörülen usul ve esaslara tabidir. (Ek cümle:9/6/2021-7327/18 md.) Bu tazminatlardan; a) Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak, ..hesaplanır."
Bu önemli değişiklikler neticesinde uygulamada araç değer kaybı hesaplanırken hasara uğrayan parçalar üzerinden yapılan hesaplama yerine, esas olan unsur aracın toplam hasar bedeli haline gelmiştir.
Araç Değer Kaybı Tazmin Şartları ve Talebi
Haksız fiil sorumluluğuna dayanması nedeniyle, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu gereği talebin iki yıllık zamanaşımı süresinde yapılması gerekmektedir.
Kazanın çift taraflı bir kaza olması, araç değer kaybını talep edecek tarafın tek başına %100 kusurlu olmaması, kaza neticesinde araçta bir hasarın meydana gelmesi, aracın pert olmaması, hasar neticesinde onarımının gerçekleşmiş olması ve daha önce aynı parçada başka bir kaza nedeniyle bir onarım yapılmamış olması gerekmektedir.
Meydana gelen araç değer kaybı, kusurlu olan taraftan veya kusurlu tarafın sigorta şirketinden talep edilebilmektedir.
Zorunlu trafik sigortası için Genel Şartlar'da düzenleme bulunması nedeniyle kusurlu tarafın zorunlu trafik sigortası üzerinden tazmin talebinde bulunulması mümkündür. Kasko üzerinden sigorta şirketlerine başvuru ise her zaman mümkün olmamaktadır. Kasko poliçesi üzerinden başvuru yapılabilmesi için, poliçedeki teminatlarda araç değer kaybının yer alması şarttır.
Kommentare